Ölüm, Diriliş Mucizesidir

“Bugün ne mi yaptım? Ben Ramazan aylarını böyle geçiririm zaten. Mezarları gezerim.” “Neden mi? Mezarlık sakin oluyor abi. Dinlendiriyor insanı.” Kızım yeni aldığımız patenlerini kaymak için uğraşırken parkta yaptığım yürüyüş esnasında duyuyordum bu sesi. “Mezarlıkta gezinirim hep Ramazanlarda,” cümlesi dikkatimi çekmiş olacak ki sesin sahibine dönüp bakmadan edemedim. Sesin sahibi kırklı yaşlarda bir adamdı. Bir …

Benim bir yanım hep çocuk kaldı

Kızım doğduktan sonra anne olmayı neden hayatta herşeyden fazla istediğimi anladım. Bir çocuğu kucağına almak, cennet kokusunu içine çekerek büyütmek, ilk adımlarını izlerken, ilk kelimelerini dinlerken duyduğu sevinçle kendinden geçmek; tüm bunlar anneliğe harikalık katan şeylerdi. Fakat dahası vardı. Kızım üç yaşına yaklaştığında çevresindeki çocuklara da yaklaşmaya başlamıştı. Misafirliklerde, parklarda, yemek yeme yerlerinde; çocuklar adeta …

ÖZGÜRLÜK VADEDEN KÜÇÜK YÜREKLER

       Kızım, saçsız doğmuştu. Saçlı doğan bebeklere takılıyordu gözlerim. Olsundu; nasılsa aylar geçtikçe kızımın saçları çıkardı. Aylar geçti ve kızımın saçları çıkmaya başladı. Bir yıl, iki yıl derken kızımın saçları uzamaya bile başladı; ancak saç telleri büyük bir nazla uzuyordu. Sakin ve hiç acelesi yokmuşçasına.        Kızım iki yaşına gelene kadar bazı insanlar “bunun saçları …

ÇABUCAK GİTME DOSTUM

   Son yıllarda yılda ancak bir kere  karşıma çıkmasına rağmen “ne olur, tekrar görüşelim,” dedirtecek kadar sıkı dostlarımdan biri haline gelmişti.    Kendisi sürpriz yapmayı çok severdi. Hiç beklemediğim bir anda karşıma çıkar; beni şaşırtıverirdi. Kimi camdan dışarıyı izlerken, kimi yolculuk yaparken görünürdü gözüme. Kendisini görür görmez şaşkınlığımı hızla üstümden atar, sevinçle doluverirdim. Çalan kapının …

HAYATIMIZIN ALTIN ÇAĞI

Bazen “altın çağını” yaşarız hayatımızın. Olmazsa olmazıyızdır herkesin. Eşimizin bir tek yolumuza gül dökmediği kalmıştır. İş yerindeyken bile her fırsatta arar bizi, “ah, şimdiden nasıl özledim seni” sözlerine aşina olmuşuzdur.    Çocuklarımız için dünyadaki en iyi anne bizizdir. Yanlarında biz varsak mutlu çocuklardır. Okulda ders dinlerken, teneffüslerde bahçelerinde koştururlarken bizi düşünmeden edemezler. “Dersler çabucak bitse …

KENDİMİZİ HER HALİMİZLE KABUL EDEBİLMEK

Siz hiç komşuyla lafa dalıp ocaktaki yemeği yaktınız mı? Evinize ilk kez gelen misafirinizle mutfağa girip katıla katıla gülerken kek yaptığınız olmadı mı? Ya da henüz tanıştığınız bir insanın karşısında “çok bunaldım,” deyip ağlarken buldunuz mu kendinizi? Lise son sınıf öğrencisiyken girdiğiniz bir deneme sınavında uyuyakaldınız mı siz de? Üniversite sınavı esnasında stres ve heyecandan …

YÜREĞİMİN SESİ

Ne kadar gürültülüymüş bundan önce hayatım. Evde kalınca anladım. İnsanlarla ettiğim muhabbetler, türlü bahanelerle kendimi dışarıya savurmam ne çok yormuş beni. Birileriyle dertleşince, ahbaplık edince, çok yer gezip, çokça alışveriş edince rahatlamazmış meğer insan. Bedeni yorulduğu kadar ruhu da yorulurmuş bu yoğunluk içinde; bilemedim. Sıkıntılardan değil yüreğimizden kaçmışız onca zaman meğer. Ve şimdi virüsten kaçıp …

İĞNE İPLİK

   Dikiş dikmek insana huzur veriyor. Elime kızımın giymediği giysileri alıyorum. Ve de kızımın bebeklerinden birini. Başlıyorum kumaşı kesip bebeğin vücuduna, şekline uygun biçimler vermeye.   İğne ile iplik en yakın arkadaşım oluyor kızımın bebeklerine giysiler dikerken. İpliklerin renkleri birbirine karışıyor, iğneler gözümün önündeyken bir anda ortadan kayboluveriyor. Yüreğimi tatlı bir telaş kaplıyor.    Tam …

AH BU BİZ!!!

    Bazen bir hikâye, bir söz, bir kelime arar insan. Yorulursun beklemekten, sorulardan, “aslında şöyle davransan çok rahat edersin” li cümlelerinden. Yol gösterme ve nasihat etme yerine seni olduğun gibi kabullenmelerini istersin insanlardan.    Sahi bu kadar zor mudur birbirimizi değiştirmeye çalışmamak. Bir an olsun nasihati bir kenara bırakmak.  Yerli yersiz ama sırf içinden geldiği …